Göz kuruluğunun tedavisi ve korunma yöntemleri
Göz kuruluğu hastalığının tedavisinde temel amacın gözde oluşan hasarı onararak rahatsızlığa sebep olan belirtileri hafifletmek ve gözün eski sağlığına kavuşmasına olanak sağlamaktır. Hastalığın tedavi yöntemlerini medikal, punktum oklüzyonu ve cerrahi tedavi olarak üç başlık altında ele alınabilir.
Göz kuruluğunda rutin olarak ilk adım yapay göz yaşı damlaları ile gözlerdeki nem dengesini sağlamaya çalışmaktır. Ancak enfeksiyon sebepli olgularda antibiyotik bazlı solüsyonların kullanılması gerekmektedir. Sıklıkla eşlik eden kirpik dibindeki enfeksiyonun tedavi edilmesi başarıyı artırır. Göz kuruluğunun ciddiyetine göre damla, jel veya ağızdan alınan destek tedavilerine rağmen istenilen sonuç alınamadığı durumlarda ise, punktum oklüzyonu adını verdiğimiz yönteme başvurulabilir. Vücudumuz tarafından üretilen göz yaşının kapak iç kenarlarında bulunan ve burnun içine akmasını sağlayan küçük açıklığın kapatılması amacıyla bu yöntem uygulanmaktadır. Tüm bu süreçlerin yeterli olmadığı ve kapakların açık kaldığı, tam kapanamadığı durumlarda ise cerrahi müdahaleye başvurulabilir.
GÖZ KURULUĞUNDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ
Göz kuruluğunun en büyük sebebi gözdeki nem oranının dengelenememesidir. Dolayısıyla bulunulan ortamdaki nem değerini korumak adına kapalı alanlar sıklıkla havalandırılmalı, uzun süreli klima kullanımından kaçınılmalıdır. Uzun süreli odaklanma gerektiren bilgisayar kullanımı durumunda gözlerimiz belirli aralıklarla dinlendirilmelidir.
Vücudumuzun sağlığının korunması için temel şart olan su tüketimimizin göz sağlığımız için de büyük önemi olduğunu unutmamamız gerekmektedir.
Gözlerimizin nem oranımızın korunması için rüzgarlı ve güneşli havalarda güneş gözlüğü kullanmalıyız.
Sigara kullanımı çok sayıda sağlık sorununun başında gelmektedir. Uzun süre sigara dumanına maruz kalmak da göz kuruluğu riskini artırmaktadır.
Kontak lens kullanımımızı talimatlara uygun ve hijyen koşullarını dikkate alarak gerçekleştirmemiz gerekmektedir. Gece lenslerimizle birlikte uyumak belirtilerin artmasına neden olmaktadır.
Kirpik diplerinin temizliğine ve hijyenine dikkat edilmeli; eller yıkanmadan göz çevresi ellenmemeli, kaşınmamalıdır.
Makyaj malzemelerinin hiyjenine de dikkat edilmeli, makyaj ürünleri her gece özenle temizlenmelidir.
Göz kuruluğuna ağız kuruluğu da eşlik ediyorsa bu durumun sebebinin romatolojik hastalıklara bağlı olabileceği akılda bulundurularak gerekli testler yapılmalıdır.
Göz kuruluğunun diğer göz hastalıklarıyla birlikte seyredebileceğini de unutmamak gerekir. Bu nedenle yılda en az 1 kez rutin göz muayenelerimizi gerçekleştirmemiz gerekmektedir.